2 kişinin öldürüldüğü cinayetin zanlısı, 'Cinayeti ben işlemedim' 

Muğla'nın Fethiye ilçesindeki villada birlikte yaşayan İngiliz uyruklu Vivien Cheryl Barnes (63) ile Hasan Tayfun Baransel (71), bıçaklanmış halde ölü bulunmuştu. Çiftlik Mahallesi Koca Çalış Mevkii'nde villada birlikte yaşayan Hasan Tayfun Baransel ile Viviant Cheryl Barnes'ı bıçaklayarak öldürdüğü iddiası ile sıhhi tesisatçı Hüsnü Ö., jandarma ekiplerinin oluşturduğu özel ekip bölgede bulunan yaklaşık 20 güvenlik kamerasını ve 40 saatlik görüntü kaydını inceleyip, yakalanmıştı. Fethiye Ağır Ceza Mahkemesi'nde ilk duruşmada Hüsnü Ö. için hazırlanan iddianamede 2 müebbet hapis istendi. 

  • 5698
2 kişinin öldürüldüğü cinayetin zanlısı, 'Cinayeti ben işlemedim' 
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Fethiye Ağır Ceza Mahkemesi’nde tutuklu bulunduğu Seydikemer T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda SEGBİS ile hakim karşısına çıkan Hüsnü Ö., suçlamaları kabul etmedi. Öldürülen Cemal Hasan Tayfun Baransel ve birlikte yaşadığı Vivien Cheryl Barnes’ı; Bahattin isimli arkadaşı tarafından tanıdığını, bu şekilde 4-5 kez evine girip; klozetlerin bakımını, havuzun motor dairesinin kaçaklarının tamiratını yaptığını, havuzun işleyişini anlattığını, yenilediği için evin mutfağının evye ve aspiratörünü taktığını; tutuklanmadan 2-3 hafta önce de Bahattin isimli şahısla evye tamiri yaptığını belirtti. Bahattin isimli şahsın evinin Cemal Hasan Tayfun Baransel’in evinin birbirine yakın olduğunu, Bahattin’in evine gittiğinde, “Tayfun ağabeyin evinin önünde beyaz bir araç duruyordu. Bir de pikap türü araç vardı. Tayfun’un arabası pikabın arkasındaydı. Tartışır gibi sesler duydum. Telefonla konuştuklarını ve birbirlerine bağırdıklarını düşündüm. O sırada bahçede ot yoluyordum” şeklinde konuştu. 

Sanık Hüsnü Ö. bir soru üzerine, maddi bir sıkıntısı olmadığını, hakkında icra takipleri olsa da faiz ödemeden uzlaşma yoluna gittiğini; ödemelerini geciktirdiğini anlatıp; “Ben fitre parasıyla geçinen insan değilim. Bahattin ağabeye 16 bin 500 TL para gönderdim. 8 bin TL’si kira parasıdır. 8 bin 500 TL’si ona olan borcumdur. Karantina süreci araya girdiği için gecikti. Kazanımlarımı altına yatırırım. Olay tarihinden önce ihtiyaçlarımı karşılamak için parça parça altın bozdurdum. Bir banka şubesinin ATM’sinden banka kartıma yatırdığım para ile faturalarımı ödediğim parayı, o günlerde bozdurduğum altınlardan karşıladım. 18 Mart 2020 tarihinde para çektiğimi hatırlamıyorum. Ancak yatırmışımdır. İnternetten baktığım kasap eldivenini almadım. Sadece sepete attım ve orada kaldı. Babam aşçı olduğu için eldivene merakımdan baktım. Maske de pandemi nedeniyle dikkatimi çeken, fiyatlarına baktığım şeylerdi” dedi. 

Maktul Tayfun’un aracını hiç kullanmadığını ve hiçbir şekilde bu araca binmediğini söyleyen Hüsnü Ö., polisteki ifadesinin bir bölümünde yazanın yanlış yazdığını; internetten sustalı bıçak aradığını hatırlamadığını, yatırım amaçlı biriktirdiği altınları bozdurup kira borçlarını ödediğini ifade etti. Duruşmada tanık H.V. de sanığın Bahattin isimli şahısın villasına gidip gelmekten tanıdığını belirterek, olayın oluşuna ilişkin bilgi ve görgüsü bulunmadığını söyledi. Sanığın eşi Z.İ.Ö de evin maddi durumu ile ilgili olarak eşinin ilgilendiğini, ödemelerde bazı sıkıntılar yaşansa da derinden etkilenmediklerini belirtti. Z.İ.Ö, “Yatırım için altın alırdık. Kiramızı bloke kalktıktan sonra tam bilemiyorum ama eşim altın bozdurarak ödedi. Maktullerin öldürülmesi ile ilgili haberi sosyal medyadan gördük. Jandarma evimize geldiği gün bize suçlu muamelesi yaptılar. Korona virüsü olması nedeniyle eve almak istemedim. Eve baskın yaptılar. Eşimi götürdüler” dedi. 

Sanık müdafi de olayla ilgili hiçbir somut delil bulunmadığını belirtip, “İddianameye hiçbir şekilde katılmıyoruz. Para çeken kişinin Hüsnü Ö. olduğu belirtilmiştir. Anacak sanıkla bir alakası yoktur. Soyut, basmakalıp düzenlenmiş iddianamedir. Uzun süredir tutukludur. Adli kontrol uygulanarak tahliyesine karar verilmesini talep ediyoruz” dedi. 

Yaklaşık 3 saat süren duruşmada Hüsnü Ö.’nün tutukluğunun devamına karar verilirken; bazı tanıkların ve müştekilerin dinlenmesine, Vivien Cheryl Barnes’ın hangi havayolundan hangi tarihte bilet alıp, iptal edildiğinin sorulmasına, dosyadaki görüntü ve CD’lerin kaliteli bir şekilde görüntülenebilmesi için Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’ne gönderilmesine karar verilirken; duruşma ileri tarihe ertelendi. 

DURUŞMA SIRASINDA İLGİNÇ OLAY 
2 kişinin villada öldürüldüğü olayın duruşmasında sanık müdafi Avukat Volkan Uçar, müştekiler Jualia Valeria Barnes ve Hazel Stewart Cater vekili Avukat Hayal Özenç yer alırken; tanık Z.İ.Ö’nün dinlenmesi sırasında duruşma salonunun arka tarafında izleyici koltuğunda bulunan G.Ö isimli şahıs ile B.A isimli şahısların telefonlarının ses kayıt özelliklerini açarak kayıt yaptıkları mahkeme mübaşiri tarafından belirtilince, mahkeme heyeti bu kişilerden telefonlarını vermelerini istedi. Telefonlar alınıp, incelendi. Ses kayıt özelliklerinin açık olduğu görülünce kimlik tespitleri yapılıp, telefonlar adliyedeki görevliye teslim edilirken; bu 2 kişi mevcutlu duruşma salonundan çıkarıldılar. 

 

2 kişinin öldürüldüğü cinayetin zanlısı, 'Cinayeti ben işlemedim' 
2 kişinin öldürüldüğü cinayetin zanlısı, 'Cinayeti ben işlemedim' 
2 kişinin öldürüldüğü cinayetin zanlısı, 'Cinayeti ben işlemedim' 
2 kişinin öldürüldüğü cinayetin zanlısı, 'Cinayeti ben işlemedim' 
2 kişinin öldürüldüğü cinayetin zanlısı, 'Cinayeti ben işlemedim' 
2 kişinin öldürüldüğü cinayetin zanlısı, 'Cinayeti ben işlemedim' 
2 kişinin öldürüldüğü cinayetin zanlısı, 'Cinayeti ben işlemedim' 

Bakmadan Geçme