Coşkun Karabulut / Kültür Sanat

ŞAİRİ ÜZERİNDEN ŞİİRE BAKIŞ

Coşkun Karabulut / Kültür Sanat

  • 709

Şiir üzerine çok kitaplar okudum, kurallar kaideler öğrendim ama beylik laflara hep mesafeli durdum. Aklımın bir tarafında hazırda tuttum ama  sürekli sorguladım ve ne yapacağıma kendim karar verdim. Dayatmalara hiç taviz vermedim. Bu dayatmalardan biri de şimdi konumuzla da ilgili olan şu ifadeydi: “ Şairin şiiridir önemli olan. Kişiliği, nasıl biri olduğu bizi ilgilendirmez.” Buna benzer bir ifadeydi yani. Nedenmiş? Ya da acaba öyle mi? 
Şairin  malzemesi sözcüklerdir ve  şiiri de şairin sözüdür. Şiirinden bakarak şairi konuşursak şairin ne yaptığı ne eylediği de bizi ilgilendirir hatta başka bir yola da çıkmaz bu sokak. Çünkü söz eylemdir. 
Eyleme dayanmayan söz ya yalandır, ya boştur. Sözünün gereğini yapmayan da ister sıradan insan olsun ister şair olsun yalancıdır, samimi değildir, iki yüzlüdür. Ve söz doğruyu söylemek için vardır. Söz,  yalanı uzun süre kaldıramaz, söyleyeni öyle bir yerde ve zamanda deşifre eder ki kişi neye uğradığını şaşırır. “ Yalancının mumu yatsıya kadar yanar.” gibi atasözlerimiz de bu tecrübenin sonucu söylenmiş sözlerdir.

Yaşayan şairlerin davranışlarını gözlemleyerek, yazdıklarıyla tutarlı olup olmadıkları görülebilir. Peki ya yaşamayan ve yaşamlarını gözlemleyemeyeceğimiz şairlerin şiirlerine bakarak  yazdıklarıyla ne derece tutarlı olup olmadıklarını anlayabiliriz? Sözcüklere bakmak yeter. Sözcükler sahiplerinin kim olduğunu hiç sakınmadan ele verirler. İçtenlikle söylenmeyen, doğrunun ifadesi olmayan sözcükler, söyleyeni yıllar önce ölüp gitse de, satır aralarından sızarak sahiplerini ele verirler. İçtenlikle söylenmiş sözler, doğrunun ifadesi olan sözleri okuyanlar mutlu olurlar, yaşama sevinci duyarlar ve sözcüklerdeki mutluluk ve enerji okuyana da geçer Tam  tersine yalanın ifadesi olarak istemedikleri bir yerde sıkışıp eziyet çeken sözcüklerin “bizi buradarı kurtarın” dercesine çığlıkları yüzyıllar sonra da olsa okurlara ulaşır ve bu ızdıraplara dayanamayan okurlar mutsuz olur, o kitapları okumaktan sıkılırlar.
Aslında şiirin yazılma aşamasında belli olur sözcüklerin mutlu olup olmayacağı. Ve okuru da mutlu edip etmeyeceği.
Sözcüklerin şiire nasıl girdiklerine bakarak da şair hakkında konuşmak mümkündür. Daha şiire bakmadan, şiir daha olmamışken ya da olmaya başlamışken.
 Sözcüklerin şiire nasıl girdikleri de ayrı bir yazı konusu ve çok önemli. Kimi sözcükler kendileri güle oynaya girdikleri hatta arkadaşlarını da bu şiire girmeye davet ederek halay çeker gibi girdikleri gibi;  kurbanda kasabın elinden kaçan danalar misali canını kurtarma derdinde olanlar da vardır. 
Onlara da, o onları okuyana da Allah sabır versin.

Yazarın Diğer Yazıları