ATİLLA DUYAR

GÜÇ KAVRAMI VE GÜÇ ZEHİRLENMESİ

ATİLLA DUYAR

  • 809

Bertrand   Russell’a göre güç, sosyal bilimlerin temel kavramıdır (Ward, 1998: 364). Daha geniş bir tanımlamayla güç; otorite, merkeziyetçilik, karar alma hakları, kararlara katılma, etkileme ve politikaları da kapsayan bir kavramdır. 

Bu nedenle güç, farklı şekillerde ortaya çıkabilen ve her durum için ayrı bir
tanımlama   yapılması gereken geniş bir sosyal içeriği ifade etmektedir. Güç,  herhangi bir kültürden, kaynaktan, bilgiden ve baskıdan da  ortaya  çıkabilir.

Siyaset psikolojisi disiplininin daha çok ilgilendiğini söyleyebileceğimiz Hubris sendromu diye  bir  durum  vardır. Bu  senrom ;  ABARTILI  GURUR VE  BAŞKA  HERKESİ  KÜÇÜMSEME  , KARAKTER  BOZUKLUĞU  İLE  ORTAYA  ÇIKAN  PSİKOLOJİK  HASTALIKTIR.
 Sosyal   psikoloji  alanının  da  zaman  zaman yadsıdığı   bir  araştırma  konusudur.  Kişilik  özellikleri   dikkate  alınmaksızın aslında  zayıf  karakterli olan  kişiler güç elde ettiğinde, bir süre sonra gücün nasıl esiri olabileceğini  gösterir 

İnsanların   nereye   kadar,   hatta   başkalarına   fiziksel   acı   veriyor   olduğunu  düşündüğü  fakat  karşı  koyamadığı bir  durumu  ifade  eder.   Otoriteye   itaat   edebildiğine inanan ve  sorgulamanın az  olduğu  insan toplulukların da  daha  çok  kendini  gösterir.

Liderlik literatüründe benzer kavramlara  ilişkin ;Toksik  liderlik, Yıkıcı liderlik gibi  adlar  kullanılmaktadır. Ancak yöneticilerin/liderlerin iş yaşamında  Hubris sendromu  yaşadığını  anlamak  günümüzde  o  denli  maharet  istememektedir.

Özellikle  siyasi liderliğin siyasette, askeri  liderliğin askeri  kurumlarında   ve  iş  dünyasında , bireysel  ve  örgütsel   düzeylerde  etkin  olarak  ortaya  çıktığı ,  ancak bilim  adamlarının   kibiri  (hubris)  kişilik bozukluğuyla uyumlu olarak  tanımladıkları , duygusal ve   bilişsel   yönlerin   büyük   ölçüde   gözden   kaçırıldığı  bir hastalık olarak  dile   getirilmektedir.  

Güç  zehirlenmesi  kavramının  aslında  hastalık  adı  olan HUBRİS  SENDROMU  , toplumda  bilinmediği  için  bu  tür   Liderler  ve  yöneticiler Güçlü  Lider  olarak  kolayca  tanımlanmaktadır.  Hatta   çoğu  zaman da  ne maharetli  ve  güçlü  bir  lider  olarak  tanımlanmaktadırlar.

Çağımızda   son  derece  yaygın  olan bu  negatif  sendrom  bulaşıcı  bir  hastalık  gibi her  yanımızı  sarmaktadır.
Ben  konuyu  incelemiş  bir  kişi  olarak  dünyamızda yakınımızda  bu  tip  hastalıklara  sahip  kişilerin  olmasını  asla  istemiyorum.

Sizlerin de  bu  makaleyi  okuduktan  sonra  fikrinizin  bir  nebze de  olsa  değişeceğini  umuyorum.


 

Yazarın Diğer Yazıları