TUTUKLU PİLOT 'UÇUŞ TAKIMLARI NİZAMİYDİ'

Fethiye'ye, eşiyle birlikte tatile geldiği Ölüdeniz Babadağ'dan Tandem (ikili) uçuş yaptıktan sonra yaklaşık 500-600 metre yükseklikten paraşütten kayarak sarp kayalıklara düşerek hayatını kaybeden Bursalı Makine Mühendisi Caner Güler ile birlikte uçuşu gerçekleştiren Yamaç Paraşütü pilotu Murat Sait Yeşilbaçar, Nöbetçi Mahkemede verdiği ifadesinde uçuş öncesi klips dediğimiz kemerler takılıydı.

  • 1470
TUTUKLU PİLOT 'UÇUŞ TAKIMLARI NİZAMİYDİ'
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Fethiye’ye, eşiyle birlikte tatile geldiği Ölüdeniz Babadağ’dan Tandem (ikili) uçuş yaptıktan sonra yaklaşık 500-600 metre yükseklikten paraşütten kayarak sarp kayalıklara düşerek hayatını kaybeden Bursalı Makine Mühendisi Caner Güler ile birlikte uçuşu gerçekleştiren Yamaç Paraşütü pilotu Murat Sait Yeşilbaçar, Nöbetçi Mahkemede verdiği ifadesinde uçuş öncesi klips dediğimiz kemerler takılıydı. Müşterim panikleyip debelenince Klips açılmış olabilir. Bu bir kazadır. Ben olaydan sonra durumu Jandarmaya bildirdim. Bu kazada benim ihmalim yok diye kendini savunduğu öğrenildi. Eşi Miray Güler ile birlikte Ölüdeniz’e tatile gelen Bursalı Makine Mühendisi 27 yaşındaki Caner Güler, Ölüdeniz Babadağdan Bayramın üçüncü günü olan 1 Eylül Perşembe günü Tandem uçuş yaparken havalanmanın hemen ardından havada 500-600 metre yükseklikten paraşütteki “Harnes” adı verilen tulumdan kayarak düşüp hayatını kaybetti. Yaklaşık on yıllık paraşüt eğitmeni Murat Sait Yeşilbacar iki kişi olarak başladığı uçuşu tek başına tamamlayıp Belceğiz Plajına indi. Durumu Jandarmaya bildiren Yeşilbacar’ın ifadense göre Caner Güler’in düştüğü yere ulaşan Jandarma ve Paraşüt pilotları Askeri Helikopter ile Cenazeyi alıp Fethiye Devlet Hastanesi morguna ulaştırırken Pilot Murat Sait Yeşilbacar Jandarmanın hazırladığı suç dosyası ile Fethiye Adliyesine gönderildi. 2 Eylül Cuma günü çıkarıldığı nöbetçi mahkemece tutuklanan Yeşilbacar cezaevine gönderilirken Mahkemede verdiği savunmasında Müşterisinin tüm kontrollerini yaparak uçuşa kalktığını savunup “Yaklaşık 15 yıldır yamaç paraşütü pilotluğu yaptığını aktif olarak on yıldır uçarak 4 bin, 4 bin 500 uçuş gerçekleştirdiğini belirterek kaza günü 3-4 uçuştan sonra bu müşterim ile uçtum. Bu müşterime de her müşteride olduğu gibi uçuş anında neler yapılması gerektiğini anlattım. Giydiği tulumdaki kılipslere ve kemerlere dokunmamasını söyledim. Kalkış sırasında hiçbir olumsuzluk yoktu. Havalandıktan 3-4 dakika sonra kaza oldu. Yolcu paraşütü yan taraflarından tutması gerekirken klipslerden tutunca kendisini de geriye attı. Birkaç kez debelendi. Sakin olmasını söyledim. Klipslerin açıldığını anlayınca yolcuyu kendime doğru çekmeye çalıştım. Kendini bırakma iyi tutun dedim. Gücü kalmamıştı, ellerini bırakma dememe rağmen elerini yavaşça bıraktı. Bu anda düştü. Havalandığımız sırada uçuş takımı tam vaziyetteydi. Böyle olmasa zaten kalkış anında hemen düşerdi. Oysa kaza 4-5 dakika sonra meydana geldi. Benim ihmalim yok. Suçsuzum. Müşterim farkında olmadan debelenirken klipsleri açtı. Ben yere indikten sonra durumu doğruca Jandarmaya giderek anlattım” dediği öğrenildi. Kaza ile ilgili olarak pilotun bağlı bulunduğu şirketin şoförü A.A ise, tanık olarak verdiği ifade de uçuş öncesi yaptığımız kontrolde uçuş takımı nizamiydi. Klipsler takılıydı” dediği öğrenildi.

Bakmadan Geçme