Celal Bozkurt / Köşemden

Seydikemer'i Unutmadık

Celal Bozkurt / Köşemden

  • 1818

Yerel seçimler nedeniyle gerek Fethiye’de olsun, gerekse Muğla genelinde olsun siyasi partilerin aday belirleme süreci oldukça hareketli geçti.

Hareketlilik önce Ak Partide başladı. Eski İlçe Başkanı Kadir Saruhan erken bir çıkış yaparak aylar öncesinden adaylık çalışmalarına başladı. Tam yolun sonuna gelindi derken 24 Haziran seçimlerinde az bir farkla milletvekilliğini kaybeden Muhittin Kayabaş Ak Parti Genel Merkezi’nin göreve daveti ve Ak Parti Fethiye İlçe örgütünün büyük bir bölümünün desteği ile Fethiye Belediye Başkanı adayı olarak belirlendi. Öte yandan Muğla Büyükşehir adayı olarak eski milletvekili Mehmet Nil Hıdır’ın belirlenmesi sessizlik içinde gerçekleşti. Cumhur İttifakı ortağı MHP’nin ise Ortaca ve Datça ilçelerinde aday göstereceği, diğer ilçeler ve büyükşehirde Ak Parti’yi destekleyeceği kararı alınınca bu cephede belirsizlik ortadan kalktı.

CHP-İYİ Parti cephesinde ise belirsizlikler son ana kadar sürdü. Fethiye’de adaylık yarışına aylar öncesi başlayan Keramettin Yılmaz’ın parti tarafından dışlanıldığı gerekçesiyle Ak Parti saflarına katılması bu cephede bir başlangıç depremi olarak gözüktü. CHP’de kuvvetli aday olarak görülen Alim Karaca’nın resmen aday gösterilmesi, öte yandan İYİ Parti’nin Fethiye’de aday göstermeme kararı alması anında Belediye Başkanı Behçet Saatcı’nın üzerinde odaklanmamıza yol açtı. Aynı günlerde Marmaris Belediye Başkanı Ali Acar’ın CHP’den aday gösterilmemiş olduğu için CHP’ye geçmesi, yine Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon’un da CHP tarafından aday gösterilmeyişi bütün gözleri bu ilçelerdeki CHP-İYİ Parti ilişkilerine çevirdi. Sonunda Behçet Bey Muğla Büyükşehir’e bağımsız adaylığını koydu ve sular olayları dışarıdan izleyenler için durulur gibi oldu. Tabii ki bu partilerin içinde ne gibi yangınlar yanıyor bilemeyiz.

Bütün bu heyecan arasında hiç kimsenin sormayı dahi düşünmediği Seydikemer seçimleri vardı. Mevcut Başkan, Ak Partili Yakup Otgöz aday olmuştu olmasına ama diğer partiler ne âlemdeydi, kimler aday olmuştu, seçimlerde hangi parti önde gidebilirdi, bu sorular pek sorulmuyordu. Bunun nedeni de açıktı. Ak Parti-MHP arasındaki İttifakı sonucunda bu cephenin adayı Otgöz’ün oyları % 50’nin çok üstünde görülmekteydi. CHP olsun, İYİ Parti olsun kazanma şansları olmayan bu ilçede pek fazla bir hareketlilik göstermiyorlardı. Neredeyse biz de Seydikemer’i unutmak üzereydik ki Belediye’nin geçtiğimiz Cumartesi günü basına vermiş olduğu kahvaltı aklımızı başına getirdi.

Benim sakatat ile aram olmadığı için tadına bakmadım ama kahvaltıda sunulan ciğer tavanın Seydikemer’deki bir restoranda akıllara gelmiş olması önemli bir yenilik gibi geliyor. Toplantı kırsal bölgede olunca ilişkiler daha da içten oluyor. MHP İlçe Başkanı Yusuf Bağırıcı ile Ak Parti eski Fethiye  İlçe Başkanı Mustafa Türkan’ın yıllanmış eski dostlar gibi misafirleri ağırlaması toplantıya daha farklı bir renk katmaktaydı.

Seydikemer yüzölçümü bakımından Muğla’nın en büyük ilçesi. Nüfusunun önemli bir kısmı kırsal kesimde. İlçe merkezi yeni gelişiyor. İmar planın tamamlanmış, fazla göç olmadığı için sıkıntı yok gibi. Belediye hizmet binası ve kaymakamlık binası ihalesi yapılmak üzere. 150 yataklı Seydikemer Hastanesinin inşaatına da yakında başlanacak. İlçenin yeni gelişmekte olması ve istikrarlı bir yönetime sahip bulunması gelişmenin planlı ve sağlıklı olacağını gösteriyor.

İlçenin geleneksel olarak tarım ağırlıklı olduğunu bilmekteyiz. Ancak başta Saklıkent olmak üzere Kumluova-Karadere sahil şeridine de sahip olması turizm açısından da oldukça önemli bir birikimi kendinde barındırıyor. Öğrendiğimiz kadarıyla Kumluova’da 500 yataklı bir turistik otel hizmete girmek üzereymiş. Öte yandan Saklıkent bir marka olma yolunda hızla ilerliyor. İşletmesi Belediye sermayeli bir şirkete verilen Saklıkent deyim yerinde ise belediye bütçesi için para basıyor. Hal böyle olunca da birileri ortaya yolsuzluk söylentileri atıp ortalığı bulandırmaya çalışıyor. Bu söylentiler Yakup Başkanı da üzmüş ki “Bir kuruş haram yediğimi ispatlasınlar, her şeyi bırakır giderim” diyor.

Bizim Sayın Otgöz’e başka konuda bir önerimiz var. Yanlış hatırlamıyorsam cumartesi günkü toplantıda Eren Dağı gündeme gelmedi. Halbuki buradaki hukuki sorun çözülse Seydikemer’e bir Saklıkent daha eklenmiş olur. İşi hukuk bürokrasinin tozlu dosyalarına bırakırsak Eren Dağı’nın yeniden hayata kavuşması için ömrümüz yetmez. Ama seçimden sonra açık ara fark ile seçim kazanmış bir başkan olarak Cumhurbaşkanımızın karşısına çıksa ve bu işe el koymasını ondan talep etse inanıyorum bu iş kısa sürede olumlu bir şekilde sonuçlanır.

 

Yazarın Diğer Yazıları