Kanser İlacı Neden Pahalı

  • 1070

Geçtiğimiz gün bir arkadaş sosyal medyada paylaşım yapmış. Anlattığına göre her zaman kullandığı ilacına ödemesi için 70 lira fark çıkarmışlar. Esip gürlüyor. Önüne gelen herkese çatıyor. Kendisi biraz kilolu. Orda yazdığı gibi gerçekten sinirlendiyse Allah saklasın tansiyonu filan çıkar. Düzelteceğim diye uğraş dur. Aslında arkadaş pek de haksız değil. Vatandaş olarak ilaç üreticisi, devlet, doktor, eczane zincirinin son halkası. İlaç fiyatlarının nasıl belirlendiğini, bunun ne kadarının sigortalı vatandaş tarafından ödenmesi gerektiğini, bu zincir içinde kimin kime ne kadar kazık attığını bilmesi mümkün olamaz. Bir araştırayım dedim. Acaba devlet bir ilacın satış fiyatını nasıl belirliyor. Karşıma upuzun bir yönetmelik çıktı. Tamamını okumaya gücüm yetmedi. Okusam bile anlayamazdım zaten. Onu anlamaya çalışırken harcayacağım zaman içinde Çince ile ilgilensem Çince okuma yazmasını öğrenirdim belki. Anlayabildiğim kadarıyla devlet bir ilacı fiyatlandırırken o ilacın beş ayrı referans AB ülkesindeki fiyatlarını karşılaştırıyor, bunlardan en ucuz olanını emsal alıyormuş. Bunun bazı ayrıntıları da var ama işin esası yaklaşık bu şekilde oluyormuş. Sigortalının ödeyeceği miktar da yine buna benzer karışık yöntemlerle hesaplanıyor. Fiyat farkı, kutu ücreti, muayene ücreti ve buna benzer birkaç kalem az da olsa sigortalı tarafından ödeniyor. Burada unutulmaması gereken bir konu var; devlet aynı etken maddeye sahip ilaçların en büyük ambalajlısını esasalıp ödeme yapıyor. Şayet küçük olan ilaç reçetelendirildiyse aradaki farkı vatandaş ödüyor. O zaman ilacı uzun süre kullanacak kişilerin büyük ambalajlı ilacı tercih etmesinde yarar bulunmakta. Hem bürokratik işlemler azalmış oluyor, hem de bundan doğan masraflar ortadan kalkıyor. Fiyat farkı konusunda burada açıklaması zor olacak başka durumlar da ortaya çıkıyor. Burada yönetmelikleri değiştirmek, üreticileri ilaçları daha ucuz satmaya yönlendirmek bizim elimizde değil. Ancak bu konuda hekimlerimize büyük işler düşüyor. Hastaların mağdur olmaması için reçeteler yazacakları ilaçların fiyat hareketlerini sürekli izlemek zorundalar. Böylece hastaya en ucuza gelecek eş değer ilacı yazmak imkânını bulacaklar. Hekimler bu görevi yerine getirebilecek mi, bu biraz zor gibi. Bunun iki nedeni var, bizim eğitim sistemimiz ezbere dayanıyor. Araştırma, geliştirme konusunda özürlü. Bir zamanlar ilköğretimde performans ödevi diye bir şey vardı, galiba şimdi onu kaldırdılar. Öğretmen öğrenciye bir konu verir, bu konuyu internet dâhil çeşitli kaynaklardan araştırmasını söylerdi. Burada amaç öğrencinin çeşitli kaynaklardan yararlanarak bir konuyu bütüncül olarak kavramasını öğretmekti. Ama öğrenci ne yapardı? Evde babasına gider, babası da internetten kopyalayıp, bazı yerlerini değiştirerek yazıcıdan çıkarıp çocuğuna verirdi. Ne yazık ki çoğu üniversite mezunumuz gibi hekimlerimiz de aynı eğitim tezgâhından geçmişler. Araştırma, geliştirme konusunda çok noksanları var. Önlerine hazır olarak konulan bilgileri kopyalamakla yetiniyorlar. Burada ilaç firması temsilcileri devreye giriyor. Hani şu siyah takım elbiseli, ellerinde James Bond çantayla dolaşan, kendilerini gerçekten James Bond zanneden kişiler. Bunlar özellikle yeni çıkan pahalı ilaçların özelliklerini ballandıra ballandıra anlatarak hekimleri etki altına alıyorlar. Kimsenin günahını almak istemem ama belki burada bazı promosyonlar da oluyor, Akdeniz kıyısında bir tatil kentinde uyuzla mücadelede son gelişmeler konulu sempozyum gibi. Kanser ilaçları burada başı çekiyor. Kanser henüz kesin çaresi bulunmuş bir illet değil. Çeşitli firmalar, farklı kanser türlerinde bir ölçüde etkili olabilecek değişik ilaçlar geliştirip piyasaya sürüyorlar. Bu ilaçlara çok yüksek fiyat talep ediyorlar. İnsanlar çaresiz bunu kabul ediyor. Ancak herkesin bu ödemeyi yapmaya gücü yetmediği için pazar genişlemiyor. Bir şekilde SGK’nın bu ilaçları ödeme listesine alması gerekiyor. Ancak SGK bu konuda seçici davranıyor; ilaçlar henüz piyasaya yeni çıktığı için sonuçlarından emin olmak istiyor. Geçtiğimiz gün bir kampanyaya imza vermem isteniyordu. Yeni bir kanser ilacı çıkmış, kutusu bilmem kaç bin liraymış. SGK’nın bunu ödeme listesine alması isteniyor. Baktım ilacın prospektüsüne, aynı etken maddeyle üretilmiş başka bir ilaç piyasada mevcut değil. Adamlar vurgunu vuracak gibi. Belirli bir kanser türünün belirli bir evresinde uygulanırsa yüzde yirmi beş oranında iyileşme sağlıyormuş. Yahu belki de hastalar kendiliklerinden düzeliyorlar. Anlaşılan o ki kampanyayı körükleyerek SGK’yı etkilemek istiyorlar. İmzalamadım. Buradan hekimlerimize sesleniyorum; reçetelerinizi yazarken biraz daha özen gösterin

Yazarın Diğer Yazıları