Belediyeler Yarışıyor

  • 2279

Gerçekten güzel bir şey bu. Bir yarıştır gidiyor. Büyükşehir yasasının çok eksikleri, kusurları var ama, bir yandan da farklı belediyeleri yarışa teşvik etmek gibi güzel bir özeliği var. Muğla’da işler biraz daha sıcak; bir tarafta CHP’li Büyükşehir Belediyesi kendini ispat çabasında, öte yandan başta Seydikemer olmak üzere, Ak Partili Köyceğiz ve Kavaklıdere Belediyeleri devletin bütün desteğini arkasına alarak icraatlarını sürdürüyorlar. Örneğin MUSKİ bir yatırım atağına girdi. Özellikle köylerdeki kanal ve içme suyu çalışmaları büyük bir hızla ilerliyor. Öğrendiğimize göre yıllardır yılan hikâyesine dönen Fethiye, Hisarönü kanalizasyon projesi nihayet gerçekleşme aşamasına geldi. Milletvekilimiz Hasan Özyer bu proje için devletin 10 milyon lira katkısı olacağını müjdeledi, projenin tamamı 60 milyon lira tutuyor. Belki de MUSKİ’nin bizden kestiği su paraları işe yaradı diye sevinebiliriz. Ama yine de sormadan edemiyorum; devletin bu kadar parası vardı da bu kanalizasyon neden yıllardır yapılmadı? Muğla Büyükşehir başka güzel şeyler de yapıyor. Köy yollarının tamamına yakını asfaltlandı. Bu yarışta geri kalmak istemeyen Seydikemer Belediyesi de köylerin içindeki yolları beton parke olarak yeniliyor. Fethiye Belediyesi de bir toparlanma içinde. Her ne kadar eski hızını yitirdiyse de yine de Ak Parti-CHP yarışında bir üçüncü güç olarak kendini göstermek istiyor. Bu arada bazı garip şeyler de oluyor. Örneğin yolların sahibi kim? Açıkça yasada belirtilmediği için bu konu çeşitli ihtilaflara neden olabiliyor. Çok ilginç bir örneği buraya yansıtacağım. Köyceğiz’de, Zeytinalanı Köyü İlkokulu önündeki yol yılardır köstebek yuvasına dönmüş durumda. Köy içindeki diğer yollar asfaltlandı. Ana yol bölünmüş yol olarak sıcak asfalt ile kaplandı. Fakat okul önündeki üç yüz metrelik bozuk kısım bir türlü asfaltlanmadı. Özellikle yağışlı havalarda okula girip çıkmak oldukça zor oluyor. Öğrendiğimize göre bu yol eskiden Fethiye-Köyceğiz yolu olarak kullanılan yolun bir parçasıymış. Kitapta da öyle gösteriyormuş. Şimdi kitaba göre bu yol Karayollarına ait. Ama Karayolları burasını çoktan unuttu. Büyükşehir ve Köyceğiz Belediyesi de sahiplenmeyince iş ortada kaldı. Ne yapsak? Başbakanı, ya da Cumhurbaşkanını hakem mi tayin etsek yolun kime ait olduğuna karar verilsin diye? Ara sıra da güzel şeyler oluyor. Karayolu kenarında gördüğüm tabelalardan anladığım kadarıyla Büyükşehir ilçelerde moloz ve inşaat artığı döküm alanları belirlemiş. Vatandaş elindeki artığı buralara dökmek zorunda. Bilmem yeterince duyarlı mıyız bu konuda? Yoksa yine ilk bulduğumuz boş alana kimse görmez tarafından kamyonumuzu veya traktörümüzü boca etmek daha mı kolay gelecek? Bakalım öğreneceğiz. Bu konuyu biraz daha genişletelim. Birçok insan elindeki artıkları dökecek yer ararken, bir kısım inşaat sahipleri de inşaatlarında kullanacak dolgu malzemesi bulamamaktan şikayetçi. Belediye her iki tarafın buluşmasına yardım ederse bir kısım alanlar boş yere doldurulmamış olur, bir kısım yerler de de dolgu malzemesi bulmak için gereksiz hafriyat yapılmaz. Büyükşehirin bu görüşümüzü gündeme alacağına inanıyorum. Burada bir eleştiri yapmadan da geçemeyeceğim. Büyükşehir her yaptığı işi en ufak ayrıntılarına kadar tabelalarla duyuruyor. İyidir, vatandaşın ne iş yapıldığını bilmesi gerekir. Ancak bazı yerlerde bu çalışmanın bir reklam kokusu verdiğini de söyleyeyim. O zaman insanlar işin aslına bakıp araştırma gereği duymaz. Yapılan işe yazık olur. Bakalım yarış nasıl sürecek. Keşke bütün yarışlar böyle faydalı olsa.

Yazarın Diğer Yazıları