ÇERKESLER, SÜRGÜNÜN 155'İNCİ YILINDA ATALARINI ANDI

Fethiye’de yaşayan Çerkesler, 21 Mayıs 1864'te Çarlık Rusya'sı tarafından yaklaşık 1,5 milyon Çerkes'in anavatanları Kafkasya'dan koparılarak sürgün edilmelerinin yıl dönümünde ağıtlar yakarak, denize siyah çelenk bıraktılar. Anma gecesine katılan Fethiye Belediye Başkanı Alim Karaca, “Çerkesler artık Türk milletinin ve vatanının ayrılmaz bir parçasıdır ve her zaman bu özel yerini koruyacaktır. Bizlerde ilçemizde yaşayan Çerkes kökenli vatandaşlarımıza her zaman sahip çıkacağız” dedi.

Muğla Kuzey Kafkas Kültür ve Dayanışma Derneği Fethiye temsilciliği tarafından düzenlenen anma programına; Fethiye’de yaşayan Çerkes kökenli vatandaşlar yoğun bir şekilde aileleri ile birlikte katıldılar. Anma gecesine;  Muğla Kuzey Kafkas Kültür ve Dayanışma Derneği başkanı Ümit Hatipoğlu ve başkan yardımcısı Haldun Önal, dernek yönetim kurulu üyesi ve Fethiye’de yaşayan Çerkeslerin başkanı Azmi Yılmaz ile Fethiye Belediye Başkanı Alim Karaca ve eşi Çiğdem Karaca katıldı. 2. Karagözler Mahallesi Deniz Kafe’de düzenlenen anma gecesi öncesi anma programına katılanlara iftar verildi. Kuranı Kerim’in okunduğu iftarda;  Çerkes sürgününde hayatlarını kaybedenler ve tüm Şehitlerimiz için dualar edildi. İftar’dan sonra yöresel kıyafetlerini giyen Çerkes kökenli vatandaşlar ellerinde meşaleler ile deniz kenarına yürüyerek Çerkes sürgününde hayatlarını kaybedenler için saat 21.21’de denize siyah çelenk bırakıldı ve ölenler anısına denize kırmızı karanfiller atıldı.

ÇERKESLER ARTIK TÜRK MİLLETİNİN AYRILMAZ BİR PARÇASIDIR

Geceye onur veren Fethiye Belediye başkanı Alim Karaca’ya Kalpak hediye edildi. Anma programında duygulanan Fethiye Belediye Başkanı Alim Karaca; “Bu kalpağı bu gecenin anısına hayatım boyunca saklayacağım ve makamında devamlı bir şekilde bulunduracağım. Asil Türk ulusu;  kendisi gibi zor günler ve acılar yaşayan tüm asil toplumları bağrına basmıştır. Çerkesler artık Türk milletinin ve vatanının ayrılmaz bir parçasıdır ve her zaman bu özel yerini koruyacaktır. Bizlerde ilçemizde yaşayan Çerkes kökenli vatandaşlarımıza her zaman sahip çıkacağız. 155 yıl önce vatanlarından sürgün edilen, baskı ve zulme maruz kalan ve vatanını terk etmek zorunda kalan arkadaşlarımızla beraberiz. Burada yaşayan bir belediye başkanı olarak biz onlara her zaman yardımcı olacağımızı ve destek olacağımızın sözünü vermek istiyoruz” diye konuştu.

“BU ACILARA KARŞIN ÇERKEZLER VARLIKLARINI SÜRDÜRMEYE DEVAM ETMİŞLERDİR”

Denize siyah çelenk bırakma töreninde bir konuşma yapan Muğla Kuzey Kafkas Kültür ve Dayanışma Derneği yönetim kurulu üyesi ve Fethiye temsilcisi Azmi Yılmaz “21 Mayıs Çerkez halkları ve akabinde tüm insanlık tarihinde büyük bir trajedinin anılacağı gündür. 21 Mayıs Çerkez halkına Çarlık Rusya’sının politikaları ve stratejileri doğrultusunda uygulanan politikanın yıldönümüdür. Yüzyıllar süren savaş sonucunda Çerkezlere boyun eğdiremeyen Çarlık Rusya’sı Çerkesleri  dünyanın dört bir ucuna ve Osmanlı topraklarına sürgün etmeye karar verdi. Nüfusun yüzde 90’ı sürüldü ve yollarda açlıktan, hastalıktan ve Karadeniz’de boğularak öldürülmüştür. Bu acılara karşın Çerkezler varlıklarını  örf ve adetlerini sürdürmeye devam etmişlerdir. 21 Mayıs tarihini  ve ana yurtlarını hiçbir zaman unutmamışlardır. Bugün Türkiye topraklarında yaşayan Çerkezlerin nüfusu hala Kafkasya’da yaşayan soydaşların nüfusundan daha fazladır. Bu açıdan Çarlık Rusya’sının asimilasyon ve yok etme politikaları bir anlamda başarı göstermiştir. Büyük sürgünü unutmamak ve unutturmamak adına direnç devam etmektedir. Aradan geçen uzun yıllara karşın soykırımın yıldönümü üzerinden Diaspora’da bir anma programı düzenlediler. 1989 yılında Ankara’da düzenlenen bu etkinlikler kültürel ve siyasal bir Rönesans’ın başlangıcı olmuştur. Her yıl Çerkezler 21 Mayıs’ta anma töreni yapıp Karadeniz’de ölen yakınları için denize karanfil bırakmışlardır. Karadeniz en çok bize karadır. Neden böyle söylediğimizi anlamak için yaşlı bir Çerkez’in dediğine bir bakalım; deniz kenarında 7 yıl boyunca atılmış insan kemikleri vardı. Kuşlar insan saçında yuva yaparlardı. Deniz 7 yıl boyunca karpuz gibi insan kafatası atıyordu sahile. Bir Rus askeriyse; oraya buraya dağılmış, yarı parçalanmış köpekler tarafından yenmiş çocuk, kadın ve yaşlı cesetleri. Bitkinlikten kurumuş aç köpeklere yem olan göçmenler. Bu ölçüde ve böyle sefalete insan nadiren şahit olmuştur. Vatanından sürülen ve gittiği yeri toprak bilen biz Çerkez halkı birlik ve bütünlük için hep birlikte var olacağız” dedi.